Türkiye’de parti dönemi 2000 yılında bitmiştir.
BOP büyük israil projesidir, Nil’den Fırat’a kadar VADEDİLMİŞ TOPRAKLAR üzerinde Büyük İsrail’in Kurulması ABD’nin varlık nedenidir.Büyük İsrail'in kurulaması için Türkiye'nin bölünmesi kaçınılmazdır. Büyük Ortadoğu Projesi gerçekte bu bölünmeyi hedefleyen bir plandır “ikiz yasalar” ihanetin alt yapısıdır!
34 yıl boyunca imzalamaktan kaçınılan, 2000'de - bahçeli tarafından imzalanan yasalardır. üç sene sümen altında kaldıktan sonra, 2003 yılında (tam da ırak'ın işgali gerçekleşirken) BOP hükümeti, "ulus devlet"in intiharı olan bu yasayı onaylamıştır. 'T.C.' ibaresi durduk yere süs diye kaldılmadı Yada Andımız.
Bu sözleşmelerin içeriğinden Türk milletinin hiç haberi olmamıştır. Bu sözleşmeye göre, bu ülke içinde kendini halk olarak tanımlayanlar, kendi kaderlerini tayin hakkına sahipti. Yani Uluslararası Camia düğmeye bastığı an, kendine "Halk" diyenler sivil itaatsizlik ve çatışma sürecini başlatabilir ve haklı çıkardı. İşte bu nedenle BDP eş başkanı Demiştaş "isteklerimiz kabul görmezse ortalığı tahrir meydanına çeviririz" diyor ve kimse ağzını açamıyordu... İmzalanan bu anlaşma gereği istediğini söyleme hakkı vardı...
Türkiye’de parti dönemi 2000 yılında bitmiştir. Artık namuslular ve namussuzlar, vatanseverler ve vatan hainleri dönemi başlamıştır. BOP için bu ülkeyi eyalet ve federasyona götürecektir...İkiz yasalar TBMM’den geçmiş, AKP tarafından yasalaştırılmış ve uygulamaya konulmuştur. Yani eyalet ve federasyon artık bir devlet politikası haline gelmiştir...
Hem kendileri yanıldılar, hem milleti yanılttılar… Bebek katiline “SAYIN”, onların şehit ettiği Mehmetçiklere “KELLE” dediler. APO’ya övgüler, methiyeler dizdiler. Onu yerlere, göklere sığdıramadılar…TC, devlet tabelalarından silindi; Türk, Türklük unutturuldu… Milliyetçilik ayaklar altına alındı… İlk kez Türk subayının başına çuval geçirildi. Bu olay karşısında “ABD’ye nota verecek misiniz?” diye sorulduğunda, “Ne notası, müzik notası mı” diye yanıt verildi…
Sonra baktılar ki verilen bütün bu ödünlere, yapılan bütün bu görüşmelere rağmen PKK yine silah bırakmıyor, saldırıyor, yine bildiğini okuyor, bu kez onu “DÜŞMAN” ilan ettiler. Savaş açtılar.
Tüm AKP yöneticileri, önce, FETÖ’ye övgüler, methiyeler dizdiler. Devlet dairelerini, yargıyı, eğitimi, emniyeti onlara teslim ettiler… Uzun süre onlarla kardeş kardeş geçindiler… Yan yana, can cana işler çevirdiler. Birlikte kumpaslar düzenlediler. Komutanları ihanetle, çetecilikle suçlayıp, hapishanelere doldurdular. Ordunun kozmik odalarına girip, kolunu kanadını kırdılar.
Sonra araya çıkar, menfaat, koltuk kavgası girince, yollar ayrıldı. Bu kez komutanları, aydınları yargılayan FETÖCÜ hâkimler, savcılar yargılanmaya başlandı…
Bu olayın ardından dönüp millete “PARDON” dediler, pardon… “Ergenekon konusunda yanıldık. Bunlar bizi yanılttılar. Meğerse gerçek hain onlarmış…”
"Kendi milli ordusuna kumpas kuran adam, Millete'de kumpas kurar."milli ordusuna kumpas kurulmasına izin veren, sonra da bu kumpası kuranların boklu değnekleri kendisine değince bitmek tükenmek bilmeyen mağduriyetleri ABD ile birlik olunup Ordusuna kumpas kurduran.Vatan Hainleri
Ya hu, PKK lı itlerden gizli tanık yapılarak Ordu'ya tuzak kuran bunlar değil miydi Türk askerine, kurulan kumpasta yardımcı olan Yandaş gazeteler şimdi TSK'nın terörle mücadelesini destekliyor.
Bu ne çelişki..!
Geçmişte bir savaş da Suriye’ye açıldı…
Oysa daha önce BOP eşbaşkanlığı ile Beşar Esat arasından su sızmıyor, birlikte ailece tatillere çıkıyorlardı, hoşça vakit geçiriyorlardı.
Ne zaman ki ABD, Suriye’yi yıkma kararı aldı. Anında bizim dış politika da değişti. Suriye Türkiye’nin düşmanı oldu.
Esad’ı Esed ilan ettiler. Suriye’ye karşı kim savaşıyorsa onu desteklediler. Tüm cihatçılarla birlikte bu ülkeyi parçalamak için ellerinden geleni yaptılar.
Yorumlar
Yorum Gönder